İsveç Dışişleri Bakanı Tobias Billström, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Ankara’da yaptıkları görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu.
- Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu: FETÖ mensupları için İsveç bir cazibe merkezi olmaya devam ediyor
Türkiye ile İsveç’in son derece yoğun işbirliğine sahip ülkeler olduğunu, terörizmle mücadele konusunda da çok önemli bir işbirliği olduğunu ifade eden Billström, bugünkü toplantının en önemli konu başlıklarından birinin de bu olduğunu anlattı.
Bakan Billström, “İsveç, tabii ki bir ahitname imzaladı ve bazı adımlar atılması gerekiyor terörle mücadele konusunda. Sayın Bakan Çavuşoğlu’na ve Türk halkına vermek istediğim mesaj çok net; İsveç sözlerini tutar. Biz bu ahitnameyi son derece ciddi olarak ele alıyoruz. Her paragrafla ilgili olarak adımlarımızı atmaya başladık ve bunu uygulamaya devam edeceğiz.” diye konuştu.
Ülkesinde terörizm propagandası yapmayı suç haline getireceklerini vurgulayan Tobias Billström, İsveç’in verdiği taahhütleri son derece ciddiye alan bir ülke olduğunu ve bağımsız bir yargıya sahip olduklarını söyledi.
Billström, üçlü ahitnamenin imzalanmasından bu yana İsveç’te özellikle operasyonel işbirliğinin bu anlaşmadan sonra yoğunlaşmasıyla ilgili adımlar atıldığını belirterek, şöyle devam etti:
“PKK, belki İsveç’te çok büyük bir tehdit olmayabilir ama kesinlikle Türkiye için çok önemli tehdit ve biz bunu son derece ciddiye alıyoruz İsveç hükümeti olarak. Tabii ki bireysel olarak davalara değil genel tabloya bakmak lazım. Sizin de belirttiğiniz gibi 1 Ocak’ta yürürlüğe girecek olan yeni yasal düzenleme ve şu anda İsveç Parlamentosu’nda görüşülen bir başka yasal düzenlemeden sonra anayasada değişiklikler olacak ve yeni bir mevzuat yürürlüğe girecek.
Bunlar şu anlama geliyor; Biz terörizm propagandası yapmayı suç haline getireceğiz ülkemizde ve bu da şu anda çok daha geniş bir kapsama sahip olacak. İkinci yasal düzenleme içinse terörizmin desteklenmesi ya da teşvik edilmesi gibi unsurlar da artık suç teşkil edecek. Örneğin, PKK faaliyetlerinin İsveç topraklarında desteklenmesiyle ilgili olarak da bu artık suç unsuru haline gelecek. Dolayısıyla biz bu ahitnameyi yürürlüğe koymak, uygulamak için üstümüze düşeni yapıyoruz.”
Ukrayna’daki savaş
Billström, 13 Kasım’da İstanbul’daki terör saldırısı nedeniyle Türk halkına başsağlığı diledi.
Türkiye’nin terörle mücadele ettiğinin bir kez daha görüldüğünü ifade eden Billström, iki ülkenin adalet bakanlarının çok daha yakın işbirliği içerisinde çalıştığını, kamu kurumlarının bilgi paylaşımında bulunduğunu, silahlı kuvvetlerin de bu konuda temaslarını artırdığını aktardı.
Bakan Billström, “Diplomatlarımız özellikle Ukrayna’daki savaştan başlamak üzere Suriye’deki durum, AB ilişkileri konusunda birçok farklı alanda Türkiye’yi ziyaret ediyorlar, Türkiye ile çok önemli başarılara imza attık ama tabii ki sadece terörizmi konuşmuyoruz. Gelecekte müttefik olacak iki ülke olarak İsveç’in de Türkiye’nin de birbirlerini farklı uluslararası alanda da tanıması ve çalışması gerekiyor.” değerlendirmesini yaptı.
Tobias Billström, Ukrayna’da devam eden savaşın İsveç ve Türkiye için ciddi sorun yarattığını söyleyerek Ukrayna’ya daha fazla yardımcı olunabileceğini dile getirdi.
Türkiye’nin son derece önemli bir diplomatik temsile sahip olduğunu kaydeden Billström, Türkiye’nin deneyimlerinden faydalanmak istediğini belirtti.
Bir gazetecinin, PKK terör örgütü yandaşlarının İsveç sokaklarında propaganda yaptığını, DEAŞ terör örgütü yandaşlarının da bu tür propagandalarının ülkesinde müsamahayla karşılanıp karşılanmayacağını sorması üzerine Billström, şunları kaydetti:
“Bu konudaki terörizmle ilgili mevzuatımızı güçlendirme aşamasındayız ve Türkiye Dışişleri Bakanı ile bugün yaptığımız görüşmede de bunu ele aldık. Bu da tabii ki ahitnameyle ilgili taahhüt çerçevesinde yapılıyor. PKK ve DEAŞ dediğiniz zaman tabii ki bu değişiklik, özellikle bu mevzuat onlar nezdinde de onları kısıtlayacak. Buna ilaveten yeni bir suç kabul edeceğiz. Bu suç, özellikle de bir terör örgütünü teşvik etmek, bununla ilgili propaganda yapmak ve onu desteklemek için atılan adımlar artık suç teşkil edecek. Dolayısıyla taahhütlerimizi yerine getirmek için somut adımlar atıyoruz bu ahitname çerçevesinde. Tabii ki ifade özgürlüğü başka bir şey. Toplantı, özgürlüğü de ifade özgürlüğü de… Tabii ki demokrasinin ve anayasanın önemli bir parçası. Ancak bu mevzuat bizim bu ahitnamede koymuş olduğunuz taahhütleri yerine getirmemizi sağlayacak.”