Bakan Kurum, Turkuaz Medya Grubunca düzenlenen “Türkiye 2023 Zirvesi ve Para Sohbetleri” kapsamındaki “Para Sohbetleri Açılış Konuşmaları” oturumunda, dünyanın son yıllarda ülkelerin iç çatışmaları, savaş, göç ve iklim değişikliğinden kaynaklı yaşanan doğal afetler ve ekonomik kriz gibi sorunlarla mücadele ettiğini söyledi.
Küresel enflasyonun yükseldiğinin, arz talep dengelerinin bozulduğunun ve maliyetlerin arttığının görüldüğünü dile getiren Kurum, özellikle salgın ve Rusya-Ukrayna savaşından kaynaklanan enerji ve gıda fiyatlarındaki artışın tüm üretim ve tüketim süreçlerini doğrudan veya dolaylı etkileyerek alım gücüne de darbe vurduğunu anlattı.
Kurum, “Şüphe yok ki maliyetlerdeki bu artış hem inşaat sektörümüzü hem de alt sektörlerini de etkilemiştir. Özellikle dünyada inşaat sektörüne baktığınızda ciddi bir daralma ve küçülme yaşanmış, pek çok proje bu manada askıya alınmış. Ancak ülkemiz özelinde baktığınızda Türk ekonomisinin lokomotif gücü olan inşaat sektörümüz, yaşanan küresel krizlere, tüm dünyada tedarik zincirindeki bozulmalara rağmen ekonomimizin paslanmayan demiri, parlayan güneşi olmaya devam etmektedir.” diye konuştu.
Türkiye’nin dünyada inşaat sektöründe ikinci sırada olduğunu aktaran Kurum, en iyi müteahhitler değerlendirilmesine bakıldığında Türkiye’den 44 müteahhidin bu sıralamanın içinde yer aldığını belirtti.
Sektörle birlikte kalite ve disiplin getirmek amacıyla 125 bin müteahhidi sınıflandırdıklarını söyleyen Kurum, bu müteahhitlerin mali ve teknik yeterliliklere göre sınıflandırıldığını aktardı.
Yıkımdan çıkan malzemeleri ayrıştırarak geri dönüşümde kullanılmasını sağlamak amacıyla yönetmeliği değiştirdiklerini hatırlatan Kurum, sürdürülebilir ekonomi anlayışıyla hareket ettiklerini söyledi.
“Çevreye saygılı, iklim dostu şehirler…”
Çevreye saygılı, iklim dostu şehirler anlayışıyla yeni bir sayfa açtıklarını vurgulayan Kurum, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Yaklaşık sıfır enerjili binalar uygulamasını yılbaşı itibarıyla 81 şehrimizde uygulamaya geçiriyoruz. Bu çalışmayla 5 bin metrekareden büyük tüm binaların enerji performans sınıfı en az B olacak şekliyle inşa edilmesini ve tükettikleri enerjinin en az yüzde 5’ini yenilenebilir enerji kaynakları olan güneş paneli, rüzgar türbini ve ısı pompası gibi sistemlerden karşılamalarını zorunlu hale getirdik. Bu çok önemlidir. Isınma şartları bozulmadan, enerji tüketimlerinden ortalama bu projelerle yüzde 25 tasarruf yapmayı hedefliyoruz. Bu hem ülkemiz adına hem de geleceğimiz adına çok önemli. Çünkü bugün baktığımızda işte Rusya-Ukrayna krizi gösterdi ki kendi kendine yeten ülkeler güçlü ülkeler. Bu manada biz de Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak Sayın Cumhurbaşkanımızın ortaya koymuş olduğu vizyon çerçevesinde hemen hemen her alanda kendine yeten ülke olma ‘Türkiye Yüzyılı’na hazırlanıyoruz.”
İklim değişikliğiyle mücadelenin önemli bir fırsat olduğunu dile getiren Kurum, bu süreci yöneten, liderlik eden ülke olmak istediklerini vurguladı.
Atacakları tüm adımlarda iklim değişikliğiyle mücadelenin önceliklendirilmesi gerektiğinin altını çizen Kurum, bu hususların önümüzdeki dönem daha fazla ön plana çıkacağını kaydetti.
Bakan Kurum, şöyle devam etti:
“İklim değişikliğiyle mücadele kapsamında boşa akan yağmur sularının bina rezerv varlığında kullanılması, yine artan suların da bahçe sulamalarında kullanılmasına yönelik bir düzenleme yaptık. 2 bin metrekareden büyük parsellerde yağmur suyu depolama sistemlerini zorunlu hale getirdik. Yaptığımız düzenlemeyle konut arzını artırmak amacıyla konut ve ticaret alanlarındaki parsellerde yer alan iskan almış veya henüz inşa aşamasında olan yaklaşık 50 bin ofisin 2023 itibarıyla temmuz ayına kadar konuta dönüştürülmesine imkan sağladık.”
“Artık deprem nedeniyle bir tek canımızı dahi kaybetmek istemiyoruz”
Türkiye’nin bir deprem ülkesi olduğunu hatırlatan Kurum, kentsel dönüşümün en öncelikli projeleri olduğunu söyledi.
Kurum, bu konunun terörle mücadele kadar önemli olduğunun altını çizerek, “Hepimiz kentsel dönüşüm meselesinde elimizi taşın altına koymak ve ülkemizin, geleceğimizin, çocuklarımızın geleceği için bu süreci çok hassas, çok dikkatli, çok kararlı bir şekilde yürütmek zorundayız. Çünkü bizim bu memlekete karşı sorumluluklarımız var. Artık deprem nedeniyle bir tek canımızı dahi kaybetmek istemiyoruz.” ifadelerini kullandı.
Düzce’de meydana gelen 5,9 büyüklüğündeki depremi hatırlatan Kurum, yapılan çalışmalar ve alınan tedbirler sayesinde ağır bir yıkım yaşanmadığını, can kaybı olmadığını söyledi.
Kurum, İstanbul’un 39 ilçesinde kentsel dönüşüm projelerini özel sektörle yürüttüklerini aktararak, bugüne kadar 695 bin konutun dönüşümünü tamamladıklarını kaydetti.
“İlk Evim İlk İş Yerim” kampanyasına yapılan 8 milyon başvurudan 5 milyon 135 binin kuraya katılmaya hak kazandığını anımsatan Bakan Kurum, “Şu ana kadar 30 ilimizde 63 bin konutumuzun hak sahiplerini noter huzurunda kuralarını çekerek belirledik. Mart ayına kadar da tüm kuralarımızı çekeceğiz. Hızlı bir şekilde inşaatlarımızı yapacağız. 2 yıl içinde ilk etapta 250 bin konutumuzu vatandaşlarımıza teslim edeceğiz. Şu ana kadar 22 bin 500 konutumuzu da ihale etmiş durumdayız.” diye konuştu.