Esad’ın hayatını değiştiren ölüm! Liderlikten sürgüne uzanan süreç

Suriye'de muhaliflerin başkent Şam'a girmesinin ardından Esad dönemi sona erdi. Beşşar Esad, Babası Hafız Esad'ın ölümünün ardından 2000'de devlet başkanlığı koltuğuna oturdu. Normalde göz doktoru olan Esad'ın abisinin ölümünün ardından hayatı komple değişti. İşte abisinin ölümünün ardından hayatı değişen Esad'ın liderlikten sürgüne uzanan süreci...

Suriye’de 13 yılı aşkın süredir devam eden iç savaşın ardından yeni bir dönem başlıyor. Heyet Tahrir eş-Şam liderliğindeki muhalif gruplar, bu sabah itibariyle başkent Şam’a girdi. Devlet Başkanı Beşar Esad‘ın Şam’dan ayrıldığı öğrenilirken Suriye Ordu Komutanlığı, Esad rejiminin düştüğünü bildirdi. Başbakan Muhammed Gazi el-Celali, halkın seçeceği herhangi bir yönetimle iş birliğine hazır olduklarını açıkladı.

2000 yılında babası Hafız Esad’ın ölümünden sonra Suriye devlet başkanlığına getirilen Beşşar Esad, Demokratik reformlar ve ekonomik kalkınma vaatleriyle göreve başlaması umut uyandırsa da kısa süre içinde babasının otoriter yönetim tarzını benimsedi. 11 Eylül 1965’te Şam’da doğan Beşşar Esad, üç çocuklu bir ailenin ikinci çocuğuydu. Arap Fransız okulunda eğitim gören Esad, hem Fransızca hem de İngilizce öğrendi. Şam Üniversitesi’nde tıp eğitimi aldıktan sonra göz doktorluğu yapan Esad, 1992’de uzmanlık eğitimi için Londra’ya gitti.

ABİSİ ÖLÜNCE BABASI ONU SEÇTİ

1994’te ağabeyi Basil’in bir trafik kazasında hayatını kaybetmesi, babasının iktidar planlarını altüst etti. Liderlik için yetiştirilen Basil’in ani ölümü üzerine Hafız Esad, halef olarak Beşşar’ı seçti.

ANAYASA HIZLA DEĞİŞTİRİLDİ

Londra’dan Şam’a dönen Beşşar, liderliğe hazırlanmak için hızla askeri ve siyasi eğitim aldı. Askeri akademiden mezun olan Esad, Cumhuriyet Muhafızları’nda albay rütbesi kazandı ve yolsuzlukla mücadele kampanyasında yer alarak halk arasında popülerlik kazanmaya çalıştı. Babası 10 Haziran 2000’de öldüğünde, anayasa hızla değiştirilerek devlet başkanlığı yaşı Beşşar’ın 34 yaşına indirilmiş ve Esad, 10 Temmuz’da devlet başkanı seçilmişti.

İSRAİL’DEN GOLAN TEPELERİ’Nİ İSTEDİ

Başlangıçta reform vaatleriyle dikkat çeken Esad, basın özgürlüğü kısıtlamalarını hafifletip bazı siyasi mahkumları serbest bıraktı. Ama Esad’ın bu reformlar kısa sürdü. Şam Baharı olarak adlandırılan dönemin ardından reform yanlıları tutuklandı ve Esad, ekonomik reformlara öncelik vereceğini duyurdu. Dış politikada ise babasının sert çizgisini sürdürerek İsrail’in Golan Tepeleri’ni iade etmesini talep etti ve Filistin ile Lübnan’daki gruplara desteğini devam ettirdi.

EKONOMİK REFORMLAR TOPA TUTULDU

2003’te ABD’nin Irak işgaline karşı çıkan Esad, batı karşıtı söylemlerini artırdı. 2005’te kabine değişikliğiyle daha genç isimlere görev veren Esad, bir yenilenme süreci başlattı. Bu dönemde yapılan ekonomik reformların halka değil, yakın çevresine fayda sağladığı eleştirilen Esad, aynı yıl Lübnan’daki askerlerini çekmek zorunda kaldı.

2012’DE İÇ SAVAŞ PATLAK VERDİ

2011’de başlayan Arap Baharı, Suriye’yi de etkisi altına aldı. Esad yönetimi, demokrasi talepleriyle başlayan protestoları sert şekilde bastırdı. Protestolar zamanla silahlı direnişe dönüştü ve ülke 2012’de kapsamlı bir iç savaşa sürüklendi. Bu süreçte Esad rejimi, İran ve Hizbullah’tan destek alırken muhalifler Türkiye, Katar ve Suudi Arabistan tarafından desteklendi.

KİMYASAL SİLAH İDDİALARI

2013’te kimyasal silah kullanıldığı iddiaları uluslararası tepkilere yol açtı. Esad rejimi bu suçlamaları reddederken iç savaş ülkeyi derin bir yıkıma sürükledi. Bugün Suriye’deki iç savaş ve insani kriz, Beşşar Esad’ın liderliğinde ülkenin tarihine damga vuran bir dönem oldu.

ABD, RUSYA VE ESAD YÖNETİMİ ANLAŞTI

Çin, Rusya ve İran Esad’ı devirmek için batılı ülkelerin askeri müdahalede bulunmasına karşı çıkarken bu müdahalenin önüne geçmek için Eylül ayında Suriye’nin kimyasal silahlarının uluslarası denetim altına alınması konusunda ABD, Rusya ve Esad yönetimi anlaşmaya vardı.

MUHALİFLER VARİL BOMBALARIYLA HEDEF ALINDI

Esad yönetimi kimyasal silah kullanmayı bıraksada muhaliflerin elindeki bölgeleri varil bombalarıyla hedef almaya başladı. İnsan hakları örgütleri bu bombaların sivil gözetmeksizin kullanımının savaş suçu sayılacağı uyarısında bulundu.İç savaş sürerken 2013’te Suriye’nin doğusu ve Irak’ın batısında DAEŞ’in ortaya çıkmasıyla uluslarası toplumun dikkati bu örgütün yok edilmesine yöneldi.

2015’TE RUSYA SAVAŞA DİREK MÜDAHİL OLDU

2014’te düzenlenen seçimlerde Esad bir kez daha devlet başkanı seçildi. Esad rejimine uzun süredir silah ve siyasi destek sağlayan Rusya 2015’te iç savaşa direk müdahil olarak bizzat askeri operasyonlar düzenlemeye başladı. Rus savaş uçakları muhalifleri hedef alırken Rus kara birlikleri de Suriye’ye gönderildi. 2017 Nisan’ın da Esad rejiminin sivillere karşı kimyasal kullandığının anlaşılmasıyla ABD tepki olarak Suriye’de bir hava üssünü vurdu. 2018 Nisan’ın da bir kez saha Esad rejiminin kimyasal silah kullanmasıyla ABD, İngiltere ve Fransa Suriye’ye hava saldırıları düzenledi.

SURİYE’DE ESAD DÖNEMİ SONA ERDİ

Rusya ve İran’ın desteği sayesinde 2017 sonunda neredeyse bütün büyük kentleri Esad rejimi muhaliflerden geri aldı. Ülkenin kuzeybatısındaki İdlib ise muhaliflerin kontrolünde kaldı. Yıl 2024’ü gösterdiğinde ise Suriye’de büyük bir devrim gerçekleşti. Yıllar içinde güçlenen muhalif gruplar, bu sabah itibariyle başkent Şam’a girdi ve Suriye’de Esad dönemi sona erdi. 

Exit mobile version