Nöbetçi Eczaneler
Program, her milli etkinliğin vazgeçilmez unsurları olan saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın hep bir ağızdan okunmasıyla başladı. Katılımcılar, ellerinde Türk bayraklarıyla bu anlamlı güne duydukları bağlılığı gösterdi. Etkinlikte özellikle gençlerin yoğun katılımı dikkat çekti; tarih bilincinin yeni nesillere aktarılması açısından bu tür programların taşıdığı önem bir kez daha vurgulanmış oldu.
Balabanbey Kalesi’ndeki kutlamaların en dikkat çeken bölümlerinden biri ise Yıldırım Belediye Başkan Vekili Bülent Kandemir’in konuşmasıydı. Kandemir, yaptığı konuşmada Bursa’nın tarih boyunca farklı medeniyetlere ev sahipliği yapmış köklü bir şehir olduğunu vurgularken, Osmanlı’nın ilk başkenti olan bu şehrin fethinin sadece toprak kazanımı değil, aynı zamanda bir medeniyet vizyonunun başlangıcı olduğunu ifade etti.
Kandemir konuşmasında şu ifadelere yer verdi:
“Bursa, geçmişten günümüze onlarca uygarlığın izlerini taşıyan kadim bir yerleşim merkezidir. Ancak 699 yıl önce, Osman Gazi’nin önderliğinde gerçekleşen fetihle birlikte sadece bir şehir değil, bir medeniyetin temelleri atılmıştır. Bursa, ecdadımızın elinde adeta yeniden şekillenmiş; mimarisiyle, kültürüyle, ticaretiyle, inanç ve yaşam biçimiyle yeni bir kimlik kazanmıştır. Bu topraklarda hizmet etmek bizim için büyük bir onur ve sorumluluktur. Allah bize bu emanete sahip çıkma gücünü ve imkanını daim eylesin. Bursa’mızın fethinin 699. yılı kutlu olsun.”
Konuşmanın ardından program, tarihi ve kültürel mirasımızın önemli bir simgesi olan Bursa Uludağ Mehter Takımı’nın konseriyle devam etti. Mehter Takımı, geçmişten bugüne ulaşan marşları ve ezgileriyle izleyicilere adeta tarihî bir yolculuk yaşattı. Kalabalık, marşlara alkışlarla eşlik ederken birçok kişi bu anları cep telefonlarıyla kaydetti.
Etkinlik boyunca katılımcılara geçmişin izlerini taşıyan çeşitli görsel sunumlar da yapıldı. Osmanlı dönemine ait kostümlerle sahnelenen mini gösteriler, gençlerin ilgisini çekerken, tarihî bir atmosfer oluşturdu. Balabanbey Kalesi’nin taş duvarları arasında yankılanan mehter marşları ve yapılan konuşmalar, katılımcılarda tarihî bir bilinç uyandırdı.
Program kapsamında kurulan stantlarda ise Osmanlı dönemine ait el sanatları sergilendi. Hat sanatı, ebru ve minyatür gibi geleneksel sanatların örneklerini inceleme fırsatı bulan ziyaretçiler, sanatçılarla birebir sohbet ederek bilgi aldı. Özellikle çocuklar için düzenlenen etkinliklerde ise fethin ve Osmanlı tarihinin anlatıldığı eğitici ve eğlenceli atölyeler dikkat çekti.
Bursa’nın fethi, her yıl olduğu gibi bu yıl da yalnızca geçmişin anılması değil, aynı zamanda bir kimliğin ve kültürel mirasın yaşatılması anlamını taşıyor. Balabanbey Kalesi’nde gerçekleşen bu özel program da, geçmişten günümüze taşınan bir mirasın genç kuşaklara aktarılmasında önemli bir rol oynadı.
699 yıl önce gerçekleşen bu büyük fethin izinde, Bursa halkı bir kez daha tarihine sahip çıkmanın ve bu köklü mirası yaşatmanın onurunu taşıdı. Etkinlikler, hem ruhlara hem gönüllere dokunarak, tarihle bugünü bir kez daha buluşturdu.
