Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, çok kültürlü yapısı, ekonomik dinamizmi, siyasi istikrarı ve dünyaya açık perspektifiyle Malezya’nın ciddi bir iş birliği potansiyeli barındırdığını belirterek, “Türkiye ve Malezya arasında uhuvveti, muhabbeti ve dayanışmayı azami düzeyde tesis etmek için eğitim ve özellikle yükseköğretim önemli fırsatlar sunmaktadır.” dedi.
Malezya Kralı Sultan Abdullah Ri’ayatuddin Al-Mustafa Billah Şah’a, Marmara Üniversitesi tarafından “fahri doktora” unvanı verildi.
Marmara Üniversitesi Recep Tayyip Erdoğan Külliyesi Maltepe Yerleşkesi’nde düzenlenen takdim töreninde konuşan Oktay, Türkiye ile Malezya arasındaki ikili ilişkilere katkılarından dolayı “fahri doktora” unvanı alan Kral Sultan Abdullah Şah’ı tebrik etti.
“Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Fahri Doktoru” unvanının, Türkiye ile Malezya arasında köklü ilişkilere yeni boyutlar kazandırmasını temenni ettiğini belirten Oktay, şöyle konuştu:
“Malezya, İslam ülkeleri ve Güneydoğu Asya toplumları arasında bizler için çok özel ve müstesna bir yere sahiptir. Malezya ile tarihten gelen dostluk ilişkilerimiz her geçen gün daha da güçlenmektedir. İş birliğimizin, Kapsamlı Stratejik Ortaklık seviyesine çıkarılması Güneydoğu Asya ülkeleriyle bağlarımız açısından da bir ilk teşkil etmişti. Zatıalinizin ziyareti vesilesiyle resmi temaslar yaklaşık 30 yıl aradan sonra en üst seviyeye yükselmiştir. Son aylarda belki hepinizin dikkatini çekmektedir. Malezya ve Türkiye arasındaki karşılıklı üst düzey ziyaretler ve yine bu üst düzey ziyaretler çerçevesinde yapılan görüşmeler, imzalanan anlaşmalar ve iş birliğinin kapsamının genişlemesi ve derinleşmesini sağlamaktadır.”
Oktay, Kral Sultan Abdullah Şah’ın tahta çıktığı günden itibaren ikili ilişkileri güçlendirmek için gösterdiği çaba ve ilgiden dolayı büyük bahtiyarlık duyduklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Kral Sultan Abdullah Şah’a Türkiye Cumhuriyeti’nin en yüksek nişanı olan Devlet Nişanı’nı takdim ettiğini hatırlatan Oktay, şöyle devam etti:
“Çok kültürlü yapısı, ekonomik dinamizmi, siyasi istikrarı ve dünyaya açık perspektifiyle Malezya, ciddi bir iş birliği potansiyeli barındırmaktadır. Türkiye ve Malezya arasında uhuvveti, muhabbeti ve dayanışmayı azami düzeyde tesis etmek için eğitim ve özellikle yükseköğretim önemli fırsatlar sunmaktadır. Malezya’nın son 30 yılda eğitim öğretim alanında attığı adımları takdirle takip ediyoruz. Malezya’nın ekonomik başarısının ve ülkede var olan sosyal barışın arka planında bu eğitim altyapısının olduğu bir gerçektir. Bu doğrultuda üniversitelerimizin Malezya’daki yükseköğretim kurumlarıyla iş birliklerini en güçlü şekilde destekliyoruz. Bu da sanırım burada bir mihenk taşı olacaktır. “
– “Teknoloji dijitalleşme, iklim ve enerji alanlarında yeniliklere birlikte imza atalım”
Oktay, İslamofobi ile mücadele dahil çeşitli alanlarda görüş alışverişinde bulunmak üzere iki ülkenin akademisyenlerinin bir araya gelmesini teşvik ettiklerini aktardı.
Türkiye Bursları kapsamında 300’e yakın Malezyalı öğrencinin Türkiye’de yükseköğretim almasını sağladıklarını, bu sayının artmasını hedeflediklerini kaydeden Oktay, şu ifadeleri kullandı:
“Buradan Malezya ve Türkiye’den bilim insanlarını birlikte düşünmeye, tasarlamaya ve bilimsel üretim yapmaya davet ediyorum. Sosyal bilimlerin yanı sıra çığır açan teknolojiler, dijitalleşme, iklim ve enerji alanlarında yeniliklere birlikte imza atalım. Bu iradeyi somut sonuçlara dönüştürmek için üzerimize düşen desteği vereceğimizin altını çizmek isterim. Bu vesileyle, Türkiye-Malezya dostluğunu bizlere miras bırakanları rahmetle, hürmetle yad ediyorum. Malezya Kralı Sultan Abdullah Şah’ın dünya ve bölge barışı ile Türkiye-Malezya ilişkilerine katkılarından mümtaz, katkılarınızı teyit ve taltif eden ‘Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Fahri Doktoru’ unvanının hayırlı olmasını diliyorum. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın fahri doktora unvanınızı tebrik dileklerini iletiyorum. Marmara Üniversitesi ailesinin bir parçası olarak sizleri ülkemizde daha sıklıkla görmeyi arzu ediyoruz.”
– “Dünyadaki tüm yetenekli öğrencilere kapılar açık”
YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar ise Kral Sultan Abdullah Şah’a, Türkiye-Malezya ilişkilerine katkılarından dolayı teşekkür etti.
Türk dış diplomasisinin barış sağlanması için çaba gösterdiğini belirten Özvar, “Türkiye, dünyada ve bölgede istikrarın sağlanması yönünde bir politika sürdürmektedir. YÖK Başkanı olarak konseyimiz adına şunu söyleyebilirim ki biz de akademik ve uluslararası ilişkileri teşvik ediyoruz. Bilgi, birikim, deneyimleri farklı coğrafyalara taşıyarak aynı zamanda kültürler arası iş birliğini de destekliyoruz.” diye konuştu.
Özvar, Türkiye’nin kaliteli ve rekabetçi bir eğitim sistemi oluşturarak, dünyadaki tüm yetenekli öğrenci ve akademisyenlere kapılarını açtığını aktardı.
Türkiye’de dünyanın her yerinden gelen binlerce öğrenciye eğitim imkanı sağlandığına değinen Özvar, çok sayıda yabancı öğrencinin Türkiye Bursları’ndan yararlandığını kaydetti.
Marmara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Kurt da üniversitenin, 140 yıllık geçmişi ile Türkiye’nin en saygın akademik kurumlarından biri olduğunu anlattı.
Kralı Sultan Abdullah Şah’a, dünya ve bölge barışına sağladığı katkılardan dolayı “fahri doktora” unvanı verdiklerini belirten Kurt, “İlişkilere ve barışa sağladığı katkıları için şükran nişanesi olarak ve Senato kararı ile bu diplomayı vermeye karar verdik. Tarih boyunca aradaki uzak mesafelere rağmen Türkiye ile Malezya arasında hep dostane ilişkiler olmuştur. Son yıllarda Kral Sultan Abdullah Şah ile birlikte bu ilişkiler çok daha üst boyutlara taşınmıştır. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Kral Sultan Abdullah Şah’ın ilişkilere katkıları çok büyüktür ve umuyoruz ki gelecekte bu ilişkilerin sıcaklığı varlığını sürdürecektir.” şeklinde konuştu.