30 Nisan’dan yapılması planlanan fakat iptal edilen seçimde de aday olduğunu hatırlatan Hamamcıoğlu, “Galatasaray’daki en büyük eksiklik samimiyetsizlik, şeffaflık ve güvendi. Bu samimiyetsizliği çok net yaşadık. 30 Nisan’da önce aday olmayanlar, son liste verilme tarihinden 5 gün önce aday olmaya karar verdiler. Metin Öztürk de Dursun Özbek ile koalisyon yaptı. Bu ilkesizliği, samimiyetsizliği, bu güven erezyonunu üyelerin çok net değerlendirmesi lazım. Bu yüzden Galatasaray sıkıntı içinde. 11 Haziran seçimleri Galatasaray camiası için olağanüstü bir seçimdir. Galatasaray’ı 2015-2018 yılları arasında yönetenlerin getirdiği durum herkes tarafından bilinmesi lazım. Mali raporlara baksınlar, genel kurul tutanaklarına baksınlar, divan kurulu toplantı tutanaklarına baksınlar. Herkesin şu kararı vermesi lazım, ’Ben gördüğüm filmi bir daha seyredecek miyim?’. Oyuncular aynı, senaryo aynı” diye konuştu.
Seçim ortamının nasıl geçtiğini anlatan Eşref Hamamcıoğlu, “Son 3-4 güne kadar elbette ki çekişme içinde oluyor. Galatasaray’da farklı fikirler olması lazım, rekabet olması lazım. Rekabet seviyesiz bir şekilde yapılmaya başlanınca husumete dönüyor biraz iş. Bu Galatasaray’a yakışmaz. Galatasaray camiası sağduyuludur. Geçmişi değerlendirecektir. Galatasaray camiası şuna karar verecek, ‘Bu duruma düşürenlerini tekrar seçecekler mi?’. Dursun Özbek ve ekibi şunu söyleyebiliyor mu acaba? ‘Geçmişte yaptıklarım, yapacaklarımın teminatıdır’. Bu soruya cevap bulması lazım. Umarım 11 Haziran’da bu camia kol kola girip, kimin kime oy verdiğinin hiç önemi yok, birlik, beraberlik ve barış içinde çıkmayı başaracağız” şeklinde konuştu.