Siyaset yaşamına DEVA Partisi ile adım atan Kenan Taşköprü ayrıca, “Partim, Bursa’dan milletvekilliği adayı olmamı isterse ben de göreve memnuniyetle adaylığımı koyarım” diye belirtiyor.
Bir ömrü Bursa’ya katma değer sağlamaya adayan genç iş insanı Ekip İnşaat’ın kurucusu Kenan Taşköprü’yü Bursa Press ekibi olarak sahibi olduğu Sultan Düğün ve Organizasyon Salonu’nda ziyaret ediyoruz.
Dinamik, çalışkan, özverili ve adımlarını sağlam atmayı ilke edinen bir iş anlayışıyla Muş’tan Bursa’ya geliş hikâyesini Bursa Press’e anlatan Taşköprü, Bursa’da sıfırdan başlayarak farklı kollarda kurduğu önemli markaların doğuşunu sektörel değerlendirmeleriyle birlikte paylaştı. Taşköprü, gelecek hedeflerini ve inşaat sektörünün bugün yaşadığı güçlükleri yıllara dayanan tecrübesiyle masaya yatırırken, Deva Partisi çatısı altında siyasette söz sahibi olacağı günlere doğru ilerlediğinin de sinyallerini verdi.
Bursa Press, farklı sektörlere damga vuran ve Bursa’ya katma değer sağlayan iş insanları ile söyleşilerine devam ediyor. İş insanı Kenan Taşköprü de müteahhitlikten otomotiv ve eğlence sektörüne uzanan faaliyetlerini ayrıntıyla paylaşarak sorularımızı yanıtlıyor.
- Kenan Bey, bizi konuk ettiğiniz için teşekkür ederiz. Sizin Bursa’ya geliş öykünüz 25 yıl önceye dayanıyor. Doğrusu etkileyici bir öykü. Emek, özveri, cesaret ve girişim ruhu içeriyor. Kısaca anlatır mısınız Muş’tan Bursa’ya gelişinizi ve burada yaptıklarınızı?
Muşluyum ve 1984 doğumluyum. Muş’tan Bursa’ya tek başıma geldim. Yurt dışına gidebilirdim ama Bursa’ya geldim. 2001 yılı, hatırlarsınız ekonomik kriz yılıydı. İş bulmak kolay değildi. İnşaatlarda çıraklık yapmaya ve inşaatlarda konaklamaya başladım. Alçı karıştırıyordum. İnşaatlarda ince sıvamayı taşlama işlemini yapıyordum. Parmak uçlarımın yara olduğunu anımsıyorum. Daha sonra ustalığa terfi ettim. Ustabaşı oldum, derken kendi işimi kurmak istedim. Bunun için bir sermaye gerekliydi. Yıl 2002 yılıydı ve biriktirdiğim paraları yurt dışına gitmek yerine sermaye olarak kullanmaya karar verdim. Bu karardan sonra ilk işim bir ev kiralamak oldu. Çünkü inşaatlarda yatıyordum. Almanya’ya gitmek fikrinden vazgeçtikten sonra çalışmaya devam ettim ve yıl 2004 olmuştu. İnsan, emek ve mücadele ederek, alnının teriyle çalışırsa helal para kazanır, biriktirir ve kendi işiyle ilgili bir şey geliştirebilir. Bu sırada, ısı yalıtımı, yani mantolama işlemi inşaatlarda tercih edilir oldu. Ben de iyi bir usta olduğum için büyük bir boya markası beni İstanbul’a eğitime gönderdi. Bu seminerde Koç Grubu ve Weber gibi büyük şirketler ısı yalıtım tekniklerini ustalara öğrettiler. Ben de başarılı oldum doğrusu. Bursa’ya dönünce bu konuda bir girişim yapmak istedim. Mantolama da Bursa’da özellikle büyük yüksek binalarda tercih edilir oldu. Ki bu binaların mantolamasını bizzat ben yaptım. Hem mantolama firması kurdum, hem de uygulamasını yaptım. Bu konuda ustalar yetiştirdim. Ancak 3-5 yıl sonra bu ustalar bana rakip oldular. Maalesef Türkiye’deki inşaat sektöründe firma tercihleri bilinçsiz yapılıyor. Kayıt, örnek çalışma vs. gibi sorgulamalar tüketiciler tarafından pek yapılmıyor. Genellikle maliyet esas alınıyor. Doğrusu denetim de az. Bu, mantolama işlerini yaklaşık 10 yıl kadar yaptım. 2014’e kadar. Kurucusu ve sahibi olduğum Ekip İnşaat’ın doğuşu ve benim Bursa’ya gelişim, çalışma yaşamım böyle bir öyküye sahip.
“BANA GÖRE SİSTEMLERİN YENİLENMESİ GEREKİR”
- Kısa sürede büyük yol kat etmişsiniz. Diğer taraftan inşaat sektörüne en alttan başlayıp firma sahibi olarak üst basamağa çıkarken sektörel gözlemleriniz ve eleştirileriniz de olmuş. Doğru mu?
Evet. Bana göre sistemlerin belli sürelerde yenilenmesi gerekiyor. Bu, şu anlama geliyor… Ticaret yapan insan bildiği işi yapmalı. Bilmediği işi yaparsa o sektördeki söz sahibi firmalara da, sektöre de zarar verir. Ben inşaatçıyım. Ama gidip kuyum tüccarlığı yapamam, kuyumcu açamam. Çünkü bilmiyorum. Bu nedenle 2014 yılında bu denetimsiz rekabet ortamı nedeniyle sistemi bırakmayı tercih ettim. Çünkü ben, ciddi bir yatırım yapmışım ve işin ehliyim. Ancak benim yetiştirdiğim usta vergisiz, kayıtsız ve ehliyetsiz mantolama işi yapıyor. Üstelik 10 milyonluk işi 8 milyona yapıyor. Yetkililere gerekli müracaatı yapıp ve şikâyetlerimi bildirdim. Ama dikkate alınmadı. Ancak üzerinden 5-6 yıl geçince mantolamalar patladı ve yenileme ihtiyacı doğdu.
- İnşaat sektörü yükselen bir sektör Türkiye’de ancak sürdürülebilirlik konusuna dikkati çekiyorsunuz sanırım.
Size ilginç bir şey söyleyeyim. Bursa’da 30 yıllık 30 tane inşaat firması bulamazsınız. Çünkü her mütekaittim diyen doğru hesaplamalar ve planlı kredi kullanımı yapmıyor. Kısa sürede batıyor ya da bir iki projeden sonra ömrünü tamamlıyor. Sonuç şu ki işi bilmiyorlar. İşi her açıdan bilmiyorlar. Yapımdan yatırıma, uygulamadan iş planlamasına, eleman seçiminden malzeme seçimine, aklınıza ne gelirse… İnşaat sektörü, son derece önemli, son derece matematik ve mantık isteyen, gelişine vurularak yapılamayacak kadar ciddi bir sektör. Her yatırımcı, inşaat sektöründe yer almamalı. Ustası ve bu işi bilenler sektörde olmalı ve denetimler çok sıkı yapılmalı.
- İnşaat sektörü bugün ne gibi güçlükler içinde, özetler misiniz?
Geçen sene 1 metreküp betonu 280 TL’ye alırken şuan 1430 TL’ye satın alabiliyoruz. Vatandaş zaten ev alırken zorlanıyor ya da artık alamıyor desek daha doğru. İş insanı ise inşaat sektöründe de tıpkı tüketiciler gibi eziliyor. Geçen sene 25 TL’ye aldığım seramiğin metrekaresi şu an 167 TL. Bunların hepsi Kasım 2022 fiyatları. İhale evraklarında bu rakamlar var. Maliyetler altında eziliyoruz özetle. Dolayısıyla geçen yıl 300-350 milyon TL olan daireler, şuanda 2 milyar 300 milyon TL’ye satılıyor. Bunu memur-işçi kesiminin maaşlarıyla alabilmesi çok güç. Bu da sektördeki hareketliliği kaçınılmaz olarak etkiliyor. Herkes artan maliyetlerden nasibini alıyor.
“EĞLENCE SEKTÖRÜNDE İLERLİYORUZ”
- Yıl 2014 ve sistemden çıktığınızı söylüyorsunuz. Bu ne demek, nasıl bir yol izlediniz?
İnşaat sektöründe hem kurumsala, hem de özele hizmet eden bir firma Ekip İnşaat. Yani ihalelere giriyoruz ya da kendi projelerimiz oluyor. Doğrusu tüm çalışmalarımız da uzun ömürlü, güvenli ve katma değerli oluyor. Ancak sektörel denetimdeki yetersizlik beni yordu. Elbette, inşaat sektörüne temelden kendi emeğiyle giriş yapan biri olarak Ekip İnşaat’ın faaliyetleri, projeleri devam ediyor. Fakat diğer tecrübe sahibi olduğum iş kollarına da yatırım yapmak üzere kolları sıvadım. Çünkü iyi bir iş insanı öngörülü olmalı ve gelecekte bekleyen risklere karşı tedbirli olmalı. Bu bakımdan bilgi sahibi olduğu farklı sektörlere de yatırım yapıp riski dağıtmalı. Ben de eğlence sektörüne giriş yaptım.
- Bu girişiminizin öyküsünü de kısaca anlatır mısınız? Neler yaptınız?
Evvela inşaat sektöründe kamu ihalelerine yoğunluk verdim. Okul, devlet binaları gibi projelere imza attım. Ama 2018 yılındaki ekonomik daralma nedeniyle devletten paramızı geç aldık. Halen bu alanda çalışmaları sürdürüyorum. Ancak o döneme geri dönecek olursak neyse ki 2016 yılında eğlence sektöründe faaliyetlere başlamıştık. Nedir bunlar… Düğün, organizasyon ve konaklama yatırımlarım oldu. Bunu eğlence sektörü olarak tek bir çatıda toplayarak söylüyorum. Bugün burada konuk olduğunuz Osmangazi ilçesi Ulubatlı Hasan Bulvarı üzerinde yer alan Sultan Düğün ve Organizasyon Salonu’nu kurduk. Hemen yan tarafımızda da By Sultan Hotel adını taşıyan bir butik otelimiz bulunuyor.
- Peki, kapasiteniz nedir?
Sultan Düğün ve Organizasyon Salonu, 2016-2017 yılından bugüne hizmet veriyor. Toplam 5 salonun bulunduğu bir merkez burası. 350, 500, 600, 800 ve 1500 kişilik olmak üzere farklı büyüklüklere sahip salonlarımız. By Sultan Hotel ise 2021 yılında kapılarını açtı. Butik otelimiz 40 oda olmak üzere toplam 80 yataklı. Üç yıldızlı otelimiz Sultan Salonları ile birlikte büyük bir kompleks içinde yer alıyor. Faaliyetlerimiz yerli ve yabancı konuklarımızı ağırlayarak devam ediyor. Dolayısıyla eğlence sektöründe de ilerliyor. Bu iki iş kolunun yanında Yıldırım ilçesindeki Arabayatağı Mahallesinde Ekip Otomotiv adında bir de otomobil galerimiz de faaliyetini sürdürüyor.
- Tüm bu ticari faaliyetlerinizin yanında siyasete de adım attınız. Sizi siyaset sahnesinde nerede göreceğiniz?
Bursa’da ticaret ve ekonomi yaşamında katma değer sağlarken insanlara yapılan haksızlıkları önlemek için siyasete adım attığımı söyleyebilirim. DEVA Partisi Yıldırım İlçe Başkan Yardımcısı olarak siyaset yaşamına adımımı attım. Aynı zamanda DEVA Partisi Yerel Yönetimler Sorumlusuyum. Doğrusu siyaset büyük zaman isteyen bir alan. Çok ciddiyet ve kendini feda isteyen bir alan. Ben de elbette bu ciddiyeti ve fedakârlığı vermek isterim. Ancak tıpkı ticarette olduğu gibi siyasette de yavaş yavaş kendimi geliştirerek görevler almayı tercih ederim.
- Son olarak siyaset yaşamında gelecek hedefleriniz nedir?
Elbette partim en doğru zamanda benden Bursa’dan milletvekilliği adayı olmamı isterse ben de göreve memnuniyetle adaylığımı koyarım. Yeter ki ülkeme ve insana katkı sağlayabileyim.