Son dönemlerde yaşanan fahiş kira artışları, ev sahipleri ile kiracılar arasındaki davalarda yüzde 20 artışa yol açtı. Adalet Bakanlığı, kira uyuşmazlıklarında arabuluculuğu zorunlu hale getirme adımı atarken, uzmanlar da ev sahibi baskısıyla karşılaşan kiracıların yasal olarak koruyucu haklara sahip olduğuna dikkat çekti.
Ev sahipleri ile kiracılar arasında son dönemde yaşanan en büyük anlaşmazlık kira artışı. Fahiş oranlarda artan kiralar nedeniyle ev sahipleri de eski kiracılarına fiyatı arttırmaları ya da evden çıkmaları için baskı yapıyor. Ev sahiplerinin yüksek kira baskısı uyguladığı kiracılar, soluğu mahkemelerde almaya başladı. Kimi kiracılar haklarını bilirken bazıları ise ne yapacağını bilmiyor.
KİRA DAVALARI ARTTI
Kira Hukuku ve Kat Mülkiyeti uzmanı avukat Olcay Göçüm, son zamanlarda kira tespit ve kira tahliye davalarında artış olduğunu söyleyerek, “Enflasyon artış oranı karşısında ödenen aylık kira parasını az bulan konut sahipleri şartlar oluşmuş ise kira tespit davası açtığı gibi istediği kira parasını almak için kiracıyı tahliye tehdidi altında tutarak tahliye davası da açabildiği gözlemlenmektedir. “ dedi.
Aylık kira parasının nasıl artırılacağının Türk Borçlar Kanunu’nun 344. maddesinde düzenlendiğini belirten Göçüm, “Bu maddeye göre, ev sahibinin ilk 5 yıl kiraya TÜFE artış oranında zam talep edebileceğini söyledi. Maddede yer alan düzenlemenin emredici nitelikte olduğunu söyleyen avukat Göçüm, “Kira sözleşmesinde TÜFE artış oranının altında artış oranı kararlaştırabilir. Ancak üzerinde artış oranı karalaştırılamaz. Yasal düzenleme dikkate alındığında sözleşme başlangıcını takip eden beş yıllık süre geçmedikçe ev sahibi, ‘bölgede konut değeri arttı, kira paraları yükseldi’ diyerek kira parasının TÜFE artış oranı üzerinde artışını talep edemez, ek ödeme isteyemez” dedi.
TAHLİYE DAVASI AÇABİLİR
Göçüm, beş yıllık süre dolduktan sonra ise ev sahibinin hak ve nesafet kuralına göre yörede oluşan emsal kira paralarına göre artış talep edebileceğini veya kira tespit davası açabileceğini de söyledi.
Kira süresinin sona ermesinin tahliye nedeni olamayacağını söyleyen Göçüm, konut sahibinin tahliye için haklı bir sebebi olması gerektiğini belirtti.
Kira süresi sona ermeden de kiracının taşınmazdan tahliyesinin talep edilemeyeceğini belirten Göçüm, “Ancak kiracı, kira borcunu ihtara rağmen 30 günlük süre içinde ödememiş ise kira süresinin sonu beklenmeden ev sahibi tahliye davası açabilir” dedi.
Göçüm, kiracının oturduğu iş yeri veya evin sahibi değiştiyse yeni ev sahibinin bir ay içinde ihtiyaç iddiasını kiracıya bildirmesi gerektiğini ve altı ay sonra da kendisi, eşi, çocukları veya bakmakla yükümlü olduğu kişilerin ihtiyacı için tahliye davası açabileceğini söyledi.
‘DAHA FAZLA ÖDE TALEBİ TEHDİT VE TACİZE GİRİYOR’
Tüketici Hakları Derneği Genel Başkanı Turhan Çakar, TÜFE oranın esas olduğunu ve konut sahiplerinin kesinlikle TÜFE oranına ek ara zam talep edemeyeceğine dikkat çekiyor: “Kiracı bir konutta, 5 yıllık kira müddetini doldurduysa ve ev sahibi de TÜFE oranından fazla zam istiyorsa kira tespit davası açabilir. Kira artışı TÜFE oranında artırılır. Sözleşmede bedel belirtilmemişse, günün şartları uygulanır. Ev sahibinin, TÜFE oranının dışına çıkıp, ‘daha fazla öde’ talebi sözlü veya yazılı, tehdit ve tacize girer. Bu kişiler hakkında cezai işlem uygulanabilir.
YALAN SÖYLEYEN EV SAHİBİ 1 YILLIK KİRA BEDELİ ÖDER
“Ev sahipleri, ‘oğlum, kızım, babam, annem gelecek’ gerekçesiyle kiracıyı evden çıkarmak isterse bunu belgelemelidir. Sözle gerekçe olmaz. Kira kontratı dolmuşsa, ev sahibi gerekçesini belgelerse, tahliye ettirebilir. Ancak bu sebeplerle kiracıyı evden çıkaran ev sahibi 3 sene boyunca evi üçüncü bir kişiye kiraya veremez. Aksi takdirde, çıkarttığı kiracıya bir yıllık kira bedelini (tazminat) ödemekle yükümlüdür.”