Rektörün hasta kılığına girip denetim yaparken yaşadıklarını anlattı.

Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi Tıp Fakültesinde eğitim veren hem de Eğitim ve Araştırma Hastanesinde Göğüs Hastalıkları Polikliniğinde görev yapan 2 çocuk annesi Doç. Dr. Özçelik, salgınla mücadele sürecinde resim eğitimi almaya başladı.

Bu sayede doğayı ve doğada gördüğü güzellikleri resmeden Özçelik, yaptığı tablolardan 30’a yakınını Yeşilay’a bağış yapmaları şartıyla hediye etti.

Özçelik, AA muhabirine, daha önce resim yapmadığını, rahatlamak için gittiği kursta sabırla verilen eğitimle bu renkli dünya ile tanıştığını söyledi.

“Bağımlılıklarla mücadele eden göğüs hekimiyim”

Yaptığı resimleri sosyal medyadan paylaştığını, iş yerinde ve evinde biriktirmeye başladığını belirten Özçelik, şöyle konuştu:

“Arkadaşlarım resimleri gördükçe, ‘Bana da yapar mısın, bana da çizer misin?’ dedi. ‘Yeşilay’a bağış yaparsanız resim yaparım.’ dedim. Rize’de Yeşilay yönetimindeyim. Aynı zamanda bağımlılıklarla mücadele eden göğüs hekimiyim. Sigarayı bırakmaları için insanlara yardım etmeye çalışıyorum. Bu fikir arkadaşlarımın çok hoşuna gitti. Hem istedikleri tabloyu alacaklar hem de gönüllü bağış yapmış olacaklardı. Güzel bir faaliyet başlattık. Yaptığım resimleri arkadaşlarım Yeşilay’a bağış karşılığında alıyor.”

Özçelik, resim yapmanın kendisini rahatlattığını, resim alan arkadaşlarının da Yeşilay’a bağış yapmanın gönül rahatlığını hissettiğini ifade etti.

Bağışta bir fiyat belirlemesi olmadığına işaret eden Özçelik, “Gönülden gelen bir şey. Bizim yaptığımız bir gönül işi. Sosyal medyadan paylaştığım fotoğrafları arkadaşlarım istiyor. İnternetten resim bulup bana getirip, çizmemi istiyorlar. Kendime güveniyorsam yardımcı olup çizmeye çalışıyorum.” diye konuştu.

Özçelik, bugüne kadar 30’u aşkın tabloyu arkadaşlarına bağış karşılığında verdiğini belirtti.

Çocuklara örnek olmak çok önemli

Resmin hayatındaki önemine değinen Özçelik, “Resim bağımlısı oldum. Hekimlik çok zor bir meslek. Bütün hayatını adaman gerekiyor. Bu süreçte kendini rahatlatacak küçük bir kapı açmak zorundasın. Her ders öğrencilerime hobilerini soruyorum. Bu, dağcılık, fotoğrafçılık olabilir. Resim çiziyor olmam öğrencilerimin de ilgisini çekti. Resim yapıp getiren öğrencilerim var. Polikliniğe asıyorum, çok keyif alıyorum.” ifadelerini kullandı.

Özçelik, çocuklarına örnek olmak istediğini anlatarak, televizyon karşısında geçirecekleri zamanda fırçaya dokunmalarını tercih ettiğini aktardı.

Bağımlılıklardan uzak kalmaları açısından da bunun önemli olduğuna işaret eden Özçelik, “Çünkü pandemi döneminde teknoloji bağımlılığı çok arttı. Çocuklarımızı bundan korumamız lazım.” dedi.