Asker olacaksın, vatan ve millet için çalışacaksın" diyen annesinin hayalini gerçekleştiren helikopter pilotu Deniz Yüzbaşı Hatice Yeşiltaş.
Deniz Hava Komutanlığının ilk ve tek Seahawk SH-70 kadın pilotuyum. Benden sonra geleceklere örnek olmak için elimden geleni yapıyorum" Bu üniformayı giydikten sonra hepimiz askeriz, en iyiyi emniyetli şekilde yapmaya çalışıyoruz"
Ailesinin yönlendirmesi sonucu Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) ferdi olmayı tercih eden Deniz Yüzbaşı Hatice Yeşiltaş, Kocaeli'nin Kartepe ilçesindeki Deniz Hava Komutanlığının tek kadın pilotu olmanın gururuyla görevini yerine getiriyor.
Ispartalı bir ailenin tek çocuğu olan Yeşiltaş, Deniz Harp Okulundan 2011 yılında mezun olmasının ardından Donanma Komutanlığının gözde gemilerinden TCG Gelibolu'da silah elektronik subaylığı ve atış kontrol subaylığı görevlerinde bulundu.
Daha sonra 2014'te pilotluk eğitimi için başvurduğu sınavları ve mülakatları başarıyla geçen Yeşiltaş, 8 yıldır Deniz Hava Komutanlığının Seahawk tipi helikopter kullanan tek kadın pilotu olarak vatan sevgisiyle görevini ifa ediyor.
351. Deniz Helikopter Filo Komutanlığında görevli 34 yaşındaki Deniz Yüzbaşı Hatice Yeşiltaş, AA muhabirine, ailesinin küçüklüğünden beri asker olmasını istediğini belirterek bu sayede küçük yaşlarda mesleğe ilgi duymaya başladığını anlattı.
Ailesinin büyük desteğiyle Deniz Harp Okulunu kazandığını belirten Yeşiltaş, "Küçüklüğümden beri ben annemin ağzından, başka bir meslek duymadım. Annem, 'Asker olacaksın, vatan, millet için çalışacaksın.' dedi. Ben de bu yolda eğitimime ve görevime başladım." diye konuştu.
- "Vatan için çalışmanın verdiği gurur tarif edilemez"
Pilotluk eğitiminde gerekli sınav ve mülakatları geçtiğini ve 2014'te Kara Havacılık Ordu Komutanlığında pilotluk eğitimine başladığını anlatan Yeşiltaş, ilk olarak yer dersleriyle eğitime başladıklarını, daha sonra ilk uçuşu gerçekleştirdiklerini belirterek şunları söyledi:
"İntibak uçuşunda çok büyük bir heyecan ve gurur duyuyorsunuz. 'Evet' dedim bu meslek benim yapmam gereken bir meslekmiş. İlk önce askeriz, askerlik görevini icra etmek birinci önceliğimiz. Pilot olarak da gökyüzünde duyduğumuz o gurur duygusu, o özgürlük duygusu tarif edilemez bir duygu. Kara Havacılık Okul Komutanlığındaki mezuniyet törenime ailem geldiğinde, onların gözlerindeki o gururu görmek, benim için çok büyük bir mutluluk kaynağıydı. Eğitim olarak zor bir eğitim. Büyük bir fedakarlık ve büyük çalışmalar gerektiren bir eğitim. Dediğim gibi askerlik eğitimi yaptıktan sonra bu özveriyi, fedakarlığı verdikten sonra mutluluk ve gurur en önemlisi. Bize sağladığı o tatmin duygusu, bayrak ve vatan için çalışmanın verdiği o gurur tarif edilemez."
Deniz Hava Komutanlığının ilk ve tek Seahawk SH-70 kadın pilotu olduğunu dile getiren Yeşiltaş, "Benden sonra geleceklere örnek olmak için elimden geleni yapıyorum. Bizim eğitimlerde yalnız uçuşlarımız oluyordu. Yalnız uçuşlarda duygu inanılmazdı. Daha sonra, Deniz Hava Komutanlığına geldikten sonra Seahawk ile uçmaya başladım ve gemilerle birlikte göreve çıktım. Birçok ülke gördüm, birçok denizde bayrağımızı dalgalandırdık gemilerimizle birlikte. Bunlar inanılmaz güzel şeyler." ifadesini kullandı.
Öğrencilik döneminden itibaren çok yoğun bir çalışma programını uyguladığını anlatan Yeşiltaş, "Emniyetle uçmak ve görevi başarıyla yapmak birinci amacımız." dedi.
Yeşiltaş, Türk milleti olarak kadın ve erkeklerin küçüklükten itibaren vatan ve bayrak aşkıyla büyüdüğüne değinerek vatanın korunmasında, tarihte ve bugün kadınların ayrı bir yeri olduğunu gördüklerini hatırlattı.
- "Kullandığınız helikopter farklı olsa da hissettiğiniz duygular aynı"
Geçmişte kadınların vatan savunması için "Biz de varız." dediğine işaret eden Yeşiltaş şöyle konuştu:
"Sabiha Gökçen de ilk savaş kadın pilotu olarak öncülük etmiş. Onun bu öncülüğü bize örnek oldu, bayrağı teslim alma duygusuyla inşallah bizden sonra gelenlere de bayrağı teslim edeceğiz. Türk milleti olarak bayrağımızı dalgalandırmaya devam edeceğiz. Kadın-erkek hiçbir fark yok aslında. İstemek önemli. Hani 'Kadınız, olur mu olmaz mı?' değil. İstemek ve çalışmak, gerekli fedakarlıkları ve çalışmaları yaptıktan sonra kimsenin kimseden farkı yok. Herkes yeter ki istesin ve çalışsın. Ben 2011 yılında Deniz Harp Okulundan deniz subayı olarak mezun oldum ve gemide çalışırken pilotluğa müracaat etmiştim. Eğer gerekli mülakatları ve sınavları geçemeseydim, gemilerde yine deniz subayı olarak yapmam gereken görevleri büyük bir mutlulukla icra ederdim."
Hatice Yeşiltaş, katıldığı bazı görevler neticesinde ailesinden aylarca uzak kaldığını ve bu duruma alıştığını dile getirerek 22 Mart-1 Haziran tarihlerinde TCG Barbaros ile 70 gün Doğu Akdeniz'de bulunduklarını aktardı.
Daha uzun süreli görevlere de katıldığını ve gemide çalıştığı dönemde Somali'de 5,5 ay kaldığını anlatan Yeşiltaş pilot olarak da 100 güne yakın Libya'da bulunduğunu söyledi.
Yeşiltaş, Seahawk tipi helikopter kullanmasına ilişkin "Aslında kullandığınız ve eğitim aldığınız helikopter farklı olsa da hissettiğiniz duygular aynı. Seahawk daha teknolojik bir helikopter, daha kapsamlı görevleri var." dedi.
Pilot olmak isteyen gençlere azimle çalışmalarını tavsiye eden Yeşiltaş, "Kadın-erkek hiçbir ayrıcalığımız yok. Bu yolda yürümek için aynı fedakarlıkları, aynı özverili çalışmaları hepimiz yaptık. Herhangi bir zorluğumuz yok. Bu üniformayı giydikten sonra hepimiz askeriz, en iyiyi emniyetli şekilde yapmaya çalışıyoruz. Hemcinslerimin pilot olarak Deniz Hava Komutanlığında yer almalarını çok isterim. Onlara iyi bir örnek olmak için de çalışıyorum. Dediğim gibi yeter ki istesinler ve çalışsınlar. Onların önünde duracak hiçbir şey yok." diye konuştu.
