Kurtulmuş, Meclis’in ‘milli güvenlik sorunu’ olarak gördüğü bu konu hakkında toplantı düzenlenmesi için önergeyi oylamaya sunmuştu.

Alınan kararla beraber Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile Savunma Bakanı Yaşar Güler, TBMM’deki milletvekillerine bilgilendirmede bulundu.

Narin Güran cinayetinde yeni izler ortaya çıktı Narin Güran cinayetinde yeni izler ortaya çıktı

Konuşulanların 10 yıl süreyle devlet sırrı olarak saklı tutulması kararlaştırılan oturumda, Genel Kurul’un yakınındaki odalar ve basın koridorunun kapıları kilitlendi.

Oturumdaki tutanaklar ve açıklamalar 10 yıl sonra yayınlanabilecek.

Kapalı oturum nedir?

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) kapalı oturum, “gizlilik gerektiren” konuların görüşüldüğü özel bir toplantı şeklidir. Bu oturumlar, genellikle kamuoyuna açıklanması uygun olmayan hassas meselelerin tartışılması için düzenlenir:

  • Milli Güvenlik: Ülkenin savunması, güvenlik tehditleri, askeri operasyonlar veya stratejik konular gibi milli güvenlikle ilgili kritik meseleler kapalı oturumlarda tartışılabilir.
  • Dış İlişkiler: Türkiye’nin diğer ülkelerle olan diplomatik ilişkileri, krizler veya uluslararası anlaşmalar gibi hassas dış politika konuları kamuoyuna açık olmadan görüşülebilir.
  • Devlet Sırları: Devlet sırlarını ifşa etmekten kaçınmak amacıyla bu tür oturumlar tercih edilir. Özellikle istihbarat bilgileri, güvenlik politikaları ya da savunma sanayi ile ilgili konular kapalı oturumlarda konuşulabilir.
  • Olağanüstü Durumlar: Savaş, darbe girişimi veya büyük çaplı krizler gibi olağanüstü durumlarda Meclis’in hızlı ve etkili bir şekilde karar alması gerekebilir, bu tür durumlar kapalı oturumda değerlendirilebilir.

Kapalı oturumlar basına kapalıdır ve toplantıda alınan kararlar veya yapılan konuşmalar kamuoyuna açıklanmaz, milletvekilleri dışında kimse oturuma katılamaz, alınan kararlar, ancak Meclis’in oy çokluğuyla karara bağlaması halinde açıklanabilir.

Kapalı oturumların ardından tutanaklar, yalnızca Meclis Başkanlığı tarafından muhafaza edilir ve belirli bir süre sonra (genellikle 10 yıl) kamuya açıklanabilir. Bu süreçte herhangi bir katılımcı, oturumda konuşulan konuları açıklayamaz.

Erdoğan açılışta İsrail’e işaret etti

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) üçüncü yasama yılının açılışı 1 Ekim Salı günü başkent Ankara’daki binada düzenlendi. Kürsüde konuşma yapan isimlerden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan , İsrail’in Lübnan’daki Hizbullah militanlarına yönelik başlattığı kara harekatına değinip, ‘saldırganlığın Türkiye’yi de içerdiğini’ söyledi.

Erdoğan, “Vadedilmiş topraklar hezeyanıyla hareket eden İsrail yönetiminin, Filistin ve Lübnan’dan sonra gözünü dikeceği yer bizim vatan topraklarımız olacaktır” dedi.

“İsrail saldırganlığı Türkiye’yi de içine almaktadır. Vatanımız, milletimiz, bağımsızlığımız için bu devlet terörüne elimizdeki her imkanla karşı duracağız” diye ekledi.

Lübnan’ın güneyindeki kara harekatının ‘önceki harekatlar gibi olmayacağını’ belirten Cumhurbaşkanı, “Tüm kuruluşlar daha fazla vakit kaybetmeden İsrail’i durdurmalıdır. Biz Türk milleti olarak Lübnanlı kardeşlerimizi bu zor günlerinde yalnız bırakmayacağız, kendilerini destekleyeceğiz” ifadelerini kullandı.

Özel: Bilmek istiyoruz

Ana muhalefet Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel , 3 Ekim Perşembe günü Antalya Büyükşehir Belediyesi’ne yaptığı ziyaret sırasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “İsrail açıklamalarını” gündemine aldı.

“Erdoğan herhangi birisi değil, orası herhangi bir kürsü değil ve Türkiye Büyük Millet Meclisi kürsüsünde İsrail’in gelecek hedefleri arasında topraklarımızın olduğunu söylediğinde, bu çok mühim bir olgudur,” dedi.

CHP Genel Başkanı, Meclis resepsiyonunda da aynı konuya değindiğini hatırlatarak, “Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin derhal bilgilendirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Türkiye’de yaşanacaklar noktasında tüm bilinmezlikleri ortaya çıkaracak, tüm spekülasyonları ortadan kaldıracak şekilde bilgilendirme yapmalarını diliyoruz,” ifadelerini kullandı.

“Şüphesiz böyle bir bilgilendirmenin Dışişleri Bakanı, Milli Savunma Bakanı, İçişleri Bakanı tarafından yapılması gereken bilgilendirmenin Erdoğan’ın mutlaka Meclis’te bulunduğu ve bakanların yanıtlayamadığı konularda soruları yanıtlayacağı şekilde yapılması önemlidir.”