Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) Spor Gücü Komutanlığı 1 Haziran 1923’te, bugünkü adı Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı olan Muhafız Takımı bünyesinde, Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk tarafından “Muhafız Gücü” olarak kuruldu.
Muhafız Gücü, personelinin savaş gücünü arttırmak amacıyla çeşitli spor faaliyetleri yürüttü. 30 Kasım 1956’da Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğünce “Riyaset-i Cumhur Muhafız Gücü” adı ile spor kulübü olarak tescil edildi. Kulüp, TSK Spor Gücü Komutanlığı adıyla 1 Ocak 2014’te faaliyetlerine başladı.
Atış, askeri pentatlon, hava pentatlon, deniz pentatlon, atletizm, kır koşusu, kick boks, koşarak hedef bulma, triatlon branşlarında faaliyetlerine ulusal ve uluslararası spor müsabakalarıyla devam eden TSK Spor Gücü Komutanlığının sporcu kaynağı subay, astsubay, uzman erbaş, yedek subay, sivil memur, erbaş ve erlerden oluşuyor.
TSK Spor Gücü Komutanlığının milli sporcuları, AA muhabirine, başarılarla dolu spor yaşamlarını ve yarışmalara hazırlık süreçlerini anlattı.
Tankçı Yüzbaşı Mert Nalbant, 2003’te Işıklar Askeri Lisesine girdikten sonra atış sporuyla tanıştığını, o günden bugüne komutanlarının yönlendirmesiyle bu sporu yapmaya devam ettiğini belirtti.
Nalbant, “Spora başlamamın birinci yılında Türkiye rekoru kırdım, 2004 yılında milli sporcu oldum. O günden bugüne hem Türk milletini hem de Türk Silahlı Kuvvetlerini ulusal ve uluslararası yarışmalarda temsil ediyorum.” dedi.
İki branşta yarıştığını, bunlardan birinin 10 metre havalı tüfek diğerinin de 50 metre ateşli tüfek olduğunu ifade eden Nalbant, 2003’ten bugüne kadar bu branşlarda çeşitli müsabakalarda Türkiye rekorları ve şampiyonluklarının bulunduğunu söyledi.
Aynı zamanda milli sporcu olduğunu dile getiren Nalbant, “Bu sene içerisinde de hedefimiz ekim ayında yapılacak dünya şampiyonasında Silahlı Kuvvetlerini ve milletimizi temsil etmek olacak.” diye konuştu.
Şampiyonalara hazırlık aşamalarını anlatan Nalbant, sabah erken saatlerde güne atış antrenmanıyla başladıklarını, her gün pilates, yoga, yüzme, koşu çalışmaları yaptıklarını belirtti.
Nalbant, “Fiziksel olarak kuvvetli olmamız gerekiyor. Aldığımız başarılar teknik, taktik, fiziksel anlamda ciddi şekilde çalışmanın ürünü.” dedi.
“Mısır’da ve Polonya’da Türk milli takımını temsil etmeyi hedefliyoruz”
Muhabere Yüzbaşı Zeynep Yıldız, 2007’de Kara Harp Okulu’na girdikten sonra atıcılık branşına seçildiğini, tüfek branşında hem Türk Silahlı Kuvvetlerini hem de milli takımı temsil ettiğini söyledi.
Yıldız, şunları kaydetti:
“2007’den itibaren 4 kez ordu milli takımında 8 kez de Türk mili takımında yer aldım. 2010 yılında yapılan Dünya Harbiye Oyunları’nda ikinciliğim var. Teknik, taktik, mental şekilde hazırlanarak antrenmanlarımızı görevlerimizle paralel şekilde yürütüyoruz.
Hedefimiz her profesyonel sporcu gibi olimpiyatlar. Bu kapsamda bu sene yapılacak dünya şampiyonalarında Mısır’da ve Polonya’da Türk milli takımını en iyi şekilde temsil etmeyi hedefliyoruz.”
Atıcılık branşlarının kadınlar için zor olmadığını, puanların ve skorların erkeklerle hemen hemen aynı olduğunu söyleyen Yıldız, “Havalı tüfek branşında dünya ortalamasında kadınların puanları erkeklere göre biraz daha yüksek.” dedi.
“Paris’teki olimpiyatlara hazırlanıyoruz”
Hava Savunma Yüzbaşı Elif Eren Kotoş da 2007’de Kara Harp Okuluna girdiğini, o tarihten bu yana atıcılıkla iç içe olduğunu söyledi. Tüfek branşında yarıştığını dile getiren Kotoş, 2007’den sonra hem yurt içi hem yurt dışında ülkeyi ve TSK’yı atış takımında temsil ettiğini, Türkiye rekoru ve şampiyonluğu bulunduğunu ifade etti.
Kotoş, atışın disiplin isteyen bir spor olduğunu, mental ve fiziksel olarak hazır olunması gerektiğini kaydetti. Profesyonel her sporcunun asıl amacının olimpiyatlara gitmek olduğunu vurgulayan Kotoş, “2024’te Paris’teki olimpiyatlara hazırlanıyoruz, amacımız oraya katılabilmek.” dedi.
“400 metre Türkiye rekoru sahibiyim”
Milli atlet Piyade Astsubay Kıdemli Üstçavuş Yavuz Can ise 10 yaşında spor hayatına başladığını, üniversite eğitimini Gazi Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksek Okulunda tamamladığını ifade etti.
Can, 2008’den itibaren 400 metre koştuğunu belirterek, milli takıma 2010’da girdiğini, 2011’den bu yana milli takımla yarışmalara katıldığını dile getirdi.
Milli atlet Can, “Halen 400 metre Türkiye rekoru sahibiyim, derecem 45,51. Rekoru 2016’da Amsterdam’daki Avrupa Şampiyonası’nda kırdım. 2010’dan 2022’ye kadar 15. Türkiye rekorumu kırdım. Türkiye ve yurt dışındaki yarışlarda 10’dan fazla kez 45 saniye koştum. Askeri personel olarak bu rekorları kırmak benim için ayrı bir gurur kaynağı.” dedi.
Yarışmalara haftanın her günü idman yaparak hazırlandığını dile getiren Can, 2024’te Paris’te düzenlenecek olimpiyata gitmek ve askeri olimpiyatlara katılmak için çalıştığını belirtti.
“Hedefim Türk Silahlı Kuvvetlerini temsil etmek”
Sözleşmeli er Furkan Şahin, TSK’ya 2019’da katıldığını belirterek, 2020’de TSK Spor Gücü Komutanlığı adına 54 kiloda katıldığı Türkiye Kick Boks Şampiyonası’nda 3. olduğunu söyledi.
Barış Pınarı Harekatı bölgesinde görev yaptığı sırada da yarışmalara hazırlığını sürdürdüğünü aktaran Şahin, bu yıl yapılan Türkiye Kick Boks Şampiyonasında Türkiye şampiyonu olduğunu kaydetti.
Amaçlarının katıldığı turnuvalarda şampiyon olmak ve mili takıma girmek olduğunu belirten Şahin, Avrupa Şampiyonası’na gitmek istediğini ifade etti. Şahin, “Hedefim bundan sonraki süreçte ülkemi ve şanlı Türk Silahlı Kuvvetlerini elimden geldiğince temsil etmek.” dedi.
“TSK Spor Gücü’nü uluslararası arenada duyurmak istiyorum”
Deniz Piyade Uzman Çavuş Neşet Ölçen de Deniz Piyade Tugay Komutanlığında 2019’da göreve başladığını daha sonra Irak’ın kuzeyinde Pençe-Kaplan Operasyonu’nda 1 yıl boyunca görevde olduğunu söyledi.
Antrenmanlarını görev yerinde de sürdürdüğünü anlatan Ölçen, TSK Spor Gücü’ne ise 2021’de katıldığını kaydetti.
İstanbul’da düzenlenen 7. Uluslararası Kick Boks Dünya Kupasında 1. olduğunu dile getiren Ölçen, “TSK Spor Gücü’nü uluslararası arenada duyurmak istiyorum. Bunun için gece gündüz antrenman yapıyoruz.” diye konuştu.