Metal İşleme Teknolojileri, Sac İşleme Teknolojileri ve Otomasyon fuarlarını tek çatı altında toplayan BUMATECH Bursa Makine Teknolojileri Fuarları’na katılan Makina İmalatçıları Birliği Başkanı Emre Gencer, AA muhabirine, 2022’ye büyük hedeflerle başladıklarını söyledi.
Yılın ilk aylarında başlayan Rusya-Ukrayna savaşının dünya tedarik zincirini, emtia fiyatlarını etkilediğini belirten Gencer, her şeye rağmen Türkiye’nin makine ihracatının 10 ayda 20,6 milyar dolar seviyesinde gerçekleştiğini vurguladı.
Gencer, 2022’yi 23,5-25 milyar dolar seviyesinde ihracat rakamıyla kapatmayı öngördüklerini ifade etti.
Kasım ayı itibarıyla özellikle Avrupa pazarında daralma gözlemlediklerini dile getiren Gencer, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İhracatımızın yüzde 60’ını gerçekleştirdiğimiz Avrupa Birliği’nin önümüzdeki dönemde bir resesyona gireceği, bu resesyonun 2023 boyunca süreceği ekonomistlerin bizlere yaptığı yorumlardır. IMF’nin raporuna göre önümüzdeki 2022-2023 kümülatif büyüme oranı 5,9 olacaktır. Bu rakam pandemiden bir de çok sert ekonomik kriz yaşadığımız buhranlı dönemden bu yana gördüğümüz en düşük rakamdır. Bunları dikkate aldığımızda, biz makinecilerin ihracatının büyük bölümünün Avrupa’ya aktığını da dikkate aldığımızda 2023’te birazcık stoklara çalışma durumunun olabileceği kanaatimiz var. Dolayısıyla bununla ilgili makinecilerimize yerli imalatı desteklemek adına bazı finansal enstrümanların destek olarak bu süreçte sunulabileceği umudunu taşıyoruz.”
“255 bin çalışanı, 18 bin firmasıyla en büyük üçüncü imalat sanayisiyiz”
Emre Gencer, Türk makine sektörünün ihracat pazarlarını çeşitlendirmek istediğini belirtti.
Hedef pazarlara değinen Gencer, şunları kaydetti:
“Avrupa Birliği dışında Orta Doğu, Afrika ve özellikle Avrasya coğrafyası bizim için çok önemli. Bu coğrafyalarda biz çok emek veriyoruz. İhracatımızı bu taraflarda artırmaya çalışıyoruz. Fakat karşımızda bir Çin olgusu var. Çin çok uzun vadeli kredilerle, çok agresif fiyatlarla Türk makine sanayinin karşısında şu anda bu pazarlarda en büyük rakiptir. Avrupa’dan boşalan yeri büyük bir hızla doldurmaktadır. Zaten burada iki alternatif var; ya Çin ya Türkiye.”
Makinecilerin yeni pazarlar bulmak için çalıştığını anlatan Gencer, bu fırsatı kaçırmamak için bürokrasiyle el ele olmaları gerektiğini söyledi.
Türk makine sektörünün gelecekten umutlu olduğuna dikkati çeken Gencer, “Her şeye rağmen umutluyuz. Çünkü Türk makine sektörü olarak yıllarca Avrupa Birliği’yle rekabet ederek büyüdük. Çok rekabetçi bir sektörüz. Türkiye’nin 255 bin çalışanı, 18 bin firmasıyla en büyük üçüncü imalat sanayisiyiz.” dedi.
Türkiye’nin 2022’yi ihracat artışıyla kapatacağını dile getiren Gencer, “2023’te de hedef pazarlardaki pozisyonumuzu netleştirir, agresif bir çalışma moduna girebilirsek, yine ihracatımızı yüzde 10-15 büyütebileceğimizi düşünüyorum. Bu da 27 milyar dolara doğru bir yükseliş anlamına gelir. İnşallah böyle bir şeyi yakalarız.” diye konuştu.